İletişim Bilgileri
e-mail: info@fotopanorama360.com
web : www.fotopanorama360.com
Tel: 0542 413 16 70
Merkez Ofis-I : Harem İskele Cd.
Özlem Ap. No:49 D-11
Üsküdar-Çiçekçi / İSTANBUL
Merkez Ofis-II : Düzlerçamı Mh. 6646 Sk. No8
Döşemealtı / ANTALYA
Blog Yazı Kategorileri
- 360 Sanal Tur (32)
- 3D Modelleme (1)
- Aksesuar (17)
- Çeşitli (2)
- Dron / Multikopter (2)
- Fotoğraf Makinası (18)
- Fotoğrafçılık (108)
- Gezi (84)
- Kamping (1)
- Monitör (3)
- Sosyal Medya (2)
- Su Altı (1)
- Tarihi Yerler (11)
- Teknoloji (13)
Etiketler
360
360 derece sanal tur
antalya
antik
diyafram
dslr
en
fethiye
fotoğraf
fotoğrafta
fotoğrafçılık
fotoğrafçılığı
fotoğrafı
gidilir
havadan
ile
ISO
kalesi
kaputaş
Kaş
kenti
koyu
lens
multikopter
müzesi
nasıl
nasıl gidilir
nasıl yapılır
nedir
nerede
objektif
Plajı
pozometre
sanal
sanal tur
sensör
tur
turkey
vadisi
video
yapılır
çekilir
çekim
çekimi
çekmek
Kekova – Üçağız ( Sanal Tur ) – Kaş ANTALYA
/in 360 Sanal Tur, Gezi/tarafından Bülent ErdalKekova / Üçağız
Adanın Kuzey tarafı ikinci yüzyılda depremlerle büyük hasar görüp çoğu yapılar su altında kalmıştır. Yok olup su altına gömülen antik Dolkisthe kentinin batıklarını altında cam olan teknelerle izlemek mümkündür. Kekova, Bizans dönemi sürecinde yeniden inşa edilip yerleşim yeri olarak gelişmiş fakat bu gelişim Arap ’ ların istilaları yüzünden devam etme fırsatı bulamamıştır.
Tersane Koyu
Kaleköy Anıt Mezarlar
Simena Kalesi
Kekova Tekne molasında Su aktiviteleri
-Tersane
-Batık şehir
-Korsan Mağarası
-Salyangoz koyu
-Burç Kale ve Koyu
-Aperlai
-Kale Köyü / Simena / Simena Kalesi
Kekova ‘ya ulaşım ise Kaş ‘tan kalkan tur tekneleri ile veya yine Kaş ‘tan kara yolu ile gelip Kekova ‘dan tekne turuna çıkmak . Aradaki fark kara yolu ile gelirseniz deniz yolu ile gelirken kaybolan zamanı burada daha uzun süre gezi olarak değerlendirebilirsiniz.
360 Derece Sanal Tur
SİMENA KALESİ 360 Derece Sanal Tur ile gezmek için lütfen tıklayın!
…………
“Galeriyi tam ekran görüntülemek için açılan pencerede üzerine çift tıklamanız yeterli olacaktır…”
Simena Kalesi (Kaleköy) 360 Derece Sanal Tur
/in 360 Sanal Tur, Gezi/tarafından Bülent Erdal270 km2 alana sahip Kekova Çevre Özel Koruma Mani ‘sinin içinde yer alan Simena antik kenti, 1. Derece’de arkeolojik sit alan özelliğine sahip olarak tescillidir.
Ada Simena’ya doğru bakan kuzey kıyılarında deniz altının 3-5 m. derinliklerine kadar uzanan, depremlerde kısmen suya gömülmüş , yarısı dışında yarısı ise suyun içinde kalmış ev kalıntıları, taş merdivenler, Gemi iskelesi kalıntıları gibi antik çağlara ait uygarlık izleriyle doludur. Simena, (Kaleköy) Kekova Adası’nın tam karşısında bulunan yarımadanın üzerinde kurulmuştur.
Simena Kalesi
Kıyıya yanaştığınızda ilk göze çarpan kitabede “Aperlai halkının ve meclisinin birliğin diğer şehirleri taraftarlığı ile imparator Titus ‘a armağan edilmiştir” yazılı olan giriş sonrası M.Ö.79 yılları civarında yapıldığı düşünülen, Roma hamam komplekslerine ait yapı kalıntıları mevcuttur.
Simena Kalesi
360 Derece Sanal Tur
SİMENA KALESİ 360 Derece Sanal Tur ile gezmek için lütfen tıklayın!
…………
“Galeriyi tam ekran görüntülemek için açılan pencerede üzerine çift tıklamanız yeterli olacaktır…”
Kaş & Meis Adası (Kastellorizo) 360 Derece Sanal tur
/in 360 Sanal Tur/tarafından Bülent ErdalLikya ‘nın önemli şehirlerinden biri olan Kaş tatiline, tarih dolu dokusuna, o güzelim koylarıyla tekne gezilerine doyulmayan Akdenizin müstesna köşelerinden biridir ve ayrıca hemen karşısında duran Yunanistan ‘a ait olan Meis ( Kastellorizo ) adasını aşağıdaki linki linke tıklayarak sanal tur ile sanki oradaymış gibi izleyebilirsiniz.
360 derece
…………
Kaş & Meis Adası’nı 360 derece Sanal Tur ile gezmek için lütfen tıklayın!
…………
Galeriyi tam ekran görüntülemek için açılan pencerede üzerine çift tıklamanız yeterli olacaktır…
Çiçek Fotoğrafı Çekmek
/in Fotoğrafçılık/tarafından Bülent ErdalBu tip fotoğrafları Mümkün olduğunca konumuza yaklaşarak çekebilmeliyiz bunun için Makro lens adı verilen yakından netleyen lensler kullanılır (70-300mm. gibi) bu tip lensler konuyu 1/1 oranında büyüterek kadrajımızda daha fazla yer kaplamasını sağlarlar. Titremeyi önlemek veya en aza indirebilmek için Tripod uzaktan kumanda ve kablo deklanşör kullanmayı ihmal etmeyelim. Diğer önemli husus ise Polarize filtre kullanmak, yaprak yüzeylerinde oluşan bir takım parlamaların önlenmesi ve renk doygunluğu için gerekli bir ekipmandır.
Gül
Çiçek fotoğrafı çekmek için genel olarak ideal olarak üç zaman dilimi vardır.
1- Havada yer yer beyaz Bulut kümelerinin olduğu ve güneş ışığının bulut aralarından yayıldığı anlar. Güneş bulutların arkasında kalıp gölgeler yumuşak olduğu için, çiçeklerin üzerine doğrudan vurmayan parlak güneş ışığı ile fotoğraftaki renkler daha dolgun ve gerçekçi çıkar.
Çiçek fotoğrafı çeken için en iyi ortamın kapalı hava olmasının sebebi budur.
Çiçek ve Orman
2- Diğer bir çekim ise yağmurdan hemen sonra. Bu zaman dilimi çiçek fotoğrafı çekmek için bulunmaz bir andır. Hava kapalı ve yağmur damlaları henüz yaprakların üzerinde damla damla dururken alacağınız fotoğraf kareleri muhteşem olur.
Pembe Pueskuellue
3- Eğer güneşli havalarda fotoğrafımızı çekiyorsak, çekimleri sabah ve akşamüstü ışığın objelere yatay ve homojen olarak vurduğu zaman diliminde yapmaya gayret edelim.
Burada oluşan ışığı en iyi şekilde kullanmak için ise uzun odaklı bir teleobjektifi tercih edin ayrıca çekim stiliniz ve yaratıcılığınıza bağlı olarak çiçeklerin ışığı arkadan, önden veya yandan alacağı konumlarda çekimlerinizi gerçekleştirin.
Makro Fotoğraf Nasıl Çekilir Yazımızı okumak için aşağıdaki linke tıklayınız >>>
>>>Makro Fotoğraf Nasıl Çekilir
Hoşçakalın …
Karadeniz Gezi Planı
/in Gezi/tarafından Bülent ErdalBolu Abant
Birde Batı Karadeniz ‘de görmeden geçilmeyecek yerler arasında Safranbolu ve Safranbolu evleri genelde 2-3 katlı 6 veya 8 odası olan, cumbalı her odasında birden fazla pencere dışı ve içi ince ustalıkla yapılmış yüksek taş duvardaki süslemeler, evlerin avlusundaki havuzları ile burada bir gecede geçirmenizi tavsiye ederim.
Amasra
Amasra Sinop Yolu / Gideros Koyu
Eğer arzu ederseniz iç kısımlara doğru Çorum, Amasya ve Merzifon ‘uda geziye dahil edip, Hitit ‘lerin başkenti olan Çorum ‘da Boğazkale ‘deki Boğazkale Müzesi, Yazılıkaya Açıkhava mabedi; Alacahöyük ‘te Kral kapısı, Arslanlı kapı, Büyük mabed, Büyük kale, Alacahöyük müzesi, 13. Kral mezarı, Sfenksli kapı; Çorum ‘un merkezinde ise Çorum müzesi, Ulu camii ve saat kulesi, Hıdırlık camii ve türbesi, İskilip kalesi, Katipler konağı, İncesu köyü ve Kanyonu, Kaya mezarı görmeniz gereken yerler arasında, ayrıca yaylada konaklamak isterseniz Kös dağı zirvesindeki Abdullah Yaylasında ilginç bir deneyim yaşayabilirsiniz.
Osmanlı imparatorluğu ‘nun şehzadeler şehri, Yeşilırmak ‘ın ikiye böldüğü Amasya ‘da M.Ö 2500 tarihine dayanan Hitit ‘ler İskit ‘ler, Amasya kalesi, Sultan 2. Beyazid Külliyesi, Hazeranlar Konağı, Burmalı minare, Gökmedrese, Kaya mezarları, Borabay gölü görülecek yerler arasında burada burada Alabalık ‘ta yiyebilirsiniz. Merzifon ‘un ise Merzifonlu Kara Mustafa Paşa ‘sı.
Sıra geldi bu turun en son şehri olan Samsun ‘a burada ise Aminos hazineleri, Bronz heykel, Bafra Asarkale ve Kaya mezarları, Atatürkün Samsun ‘a çıktığı Bandırma gemisi görülecek yerler arasında, zamanınız müsait ise Ladik Hamamayağı Kaplıcalarına ‘da uğramanızı öneririm ayrıca Kurupelit semti civarında ‘da Samsun pidesinin tadına bakmadan geçmeyin.
Bandırma Gemisi
Sümela Manastırı
Atatürk Köşkü Trabzon
Haçka Yaylası
Kayabaşı Yaylası
Ayder yaylası ve Kaplıcaları, Uzun göl, Çamlıhemşin ayrıca eski Rize Evleri ‘de muhakkak görmeniz gereken yerler arasında olmalıdır.
Hoşçakalın …
Datça – Reşadiye
/in Gezi/tarafından Bülent ErdalDatça Tatil beldesi olarak arzu ettiğiniz tatil konsepti, konaklama tesisleri (Apart Otel, Pansiyon, Butik Otel, Camping, Tatil Köyü) ve doğal konaklama çeşitliliği yanında, tüm sportif ve sosyal aktivitelerin ve etkinliklerin yaşandığı Doğası, Tarihi, muhteşem havası ile yaşanası bir yer. Deniz ulaşımı ile Bodrum ‘un güneyinde, Marmaris ‘in ise kara yolu üzerindedir. Bizde sizlere biraz yöre ve tarihinden bahsedelim.
Datca
Datça, tipik olan Akdeniz İklimi ‘ne sahiptir. Yazları sıcak ve kurak, kışları ise ılık ve yağışlıdır. Üç tarafı’da denizle çevrili olan yarımadada yazın hiç eksik olmayan serin kuzey rüzgarları, kavurucu yaz sıcaklarını yok eder. Nem oranı ortalama %58 olan, Oksijen bakımından’da Dünya’nın ikinci, Türkiye’nin en zengin bölgesi olma özelliğini taşıyan Datça. Ünlü tarihçi Strabon‘un meşhur olan sözü; “Tanrı yarattığı kulunun uzun ömürlü olmasını isterse, Datça Yarımadası’na bırakırmış” der.
Datca Yat Limanı
Palamutbükü: Datça Yarımadasının Akdenize bakan tarafında bulunur , maviyle yeşilin iç içe girdiği turistik bir merkez Hayıtbükü , Ovabükü , Palamutbükü koylarının en sonuncusudur. Yerleşimin büyük bir kısmı Yaka Köyü muhtarlığına bağlı olup , liman kısmı da Cumalı köyü sınırları içindedir. Datça merkeze 25 km mesafede olup arabanız yok ise, Palamutbükü ‘ne minibüsler ile ulaşabilirsiniz. Pırıl pırıl berrak plajları, koyları ve de yeşilin hemen her tonunu görebileceğiniz zeytin, badem ve çam ağaçları ile enfes bir doğa harikası. Bu yerleşim yeri antik çağda , liman ve tarımsal olarak verimli arazileri ile knidos ‘un o günde önemli bir yerleşim birimiydi. Şehrin gürültüsünden uzak, sakin , sessiz, huzurlu tatil geçirmek isteyenler için ideal bir yer. Bir çok antik ve doğal güzelliklere olan yakınlığı ile de ayrı bir avantaj.
Palamutbükü
Hayıtbükü Plajı
Mesudiye Yolu
Mesudiye Mezgit Mahallesi
İlk Knidos: Datça Yarımadası üzerinde bulunan kalıntıların geçmiş tarihi MÖ 2000 ‘e kadar uzanır. Bugün bilinen ilk yerli halkı Karyalılar ‘dır ve buranın en parlak dönemi Dorlar döneminde yaşanmıştır. Dorlar MÖ 1000 yılları civarında Yunanistan ve Trakya üzerinden güneye inerek bölgeye gelirler ve bugünkü Datça ilçe merkezinin kuzeydoğusunda 1.5 km uzaklıkta bulunan Burgaz mevkiinde Dor uygarlığının merkezi sayılan Knidos’u kurarlar. Daha sonraları Lidya egemenliği altına giren Knidos, MÖ 547’de Lidya Devleti’nin Persler’in eline geçmesinin ardından Pers egemenliği altına girmiştir.
Kinidos Kalıntıları
Strabon, yazıtlarda Knidos‘un kıyı boyunca ve önündeki adada kurulduğunu anlatır. Ada ile kara arasındaki deniz doldurulup, ayrı ayrı iki liman elde edilerek, Kuzeyde bulunan küçük limana “Kuzey Liman ‘ı” denilmiş olup askeri amaçlar için kullanılmıştır. Güneyde bulunan liman ise ticari olarak kullanılmıştır. Kuzey Liman’daki kule ve Liman ağzındaki mendirek kalıntıları günümüze kadar gelmiştir. Romalılar ve Dorlar yeni olan Knidos’a çok sayıda tapınak inşa etmişlerdir. Şehir aslında Afrodit heykeli ile ünlenmiş olup, erken Bizans ve geç Roma dönemlerinde tapınaklar yerlerini kiliselere bırakmış olup şehir nüfusu ’da bu dönemde 70.000 ’lere kadar ulaşmıştır.
Kinidos Askeri liman
Gezegenlerin aynı yörüngede hareket eden ve yuvarlak cisim özelliğini taşıdığını bulan ünlü filozof, matematikçi ve astronom Eudoxus, yapılanların içinde en iyi yontulmuş Çıplak Afrodit Heykeli’ni yapmış olan heykeltıraş Praxiteles, Bryaxis, Skopas, ve günümüzde dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilen Mısır İskenderiye ‘deki Fenerin mimarı Sastratos, Knidos ‘da yaşamlarını sürdürmüşlerdir. Afrodit heykeli kaidesi, güneş saati, 8500 kişilik tiyatro, ve Demeter Mabedi gibi bazı önemli eserler, Knidos antik kentinin kalıntıları arasındadır. Antik çağda çok ünlü olan, kitlelerce insanın onu görebilmek için çok uzaklardan geldiği Afrodit heykeli ayrıca bugüne kadar ‘da bulunamamıştır.
Kinidos
Kinidos Tiyatro
Herodot‘a göre ise Spartalılar, Knidos‘u bir koloni kent olarak kabul etmişler, fakat zaman için dede güçlenip, Fenikeliler sayesinde denizcilikte de çok ilerleyip, tersaneler kurup gemi inşa etmişlerdir.
Knidoslular ise Lidyalıların saldırılarına karşı koymak için Reşadiye Yarımadası’nı kara parçasından ayırmaya çalışmışlar fakat kazılarda çıkan kayaların sertliğinden dolayı kazılar yavaşlamış, bu olayın üstüne birde Pers saldırıları başlayınca kazıdan vazgeçmişlerdir.
Kinidos
Bizans Dönemi:
Antik Kent, Bizans İmparatorluğu döneminde eski önemini kaybedip silik bir yerleşim yeri haline gelmiş olsa’da, bu dönem içinde bir dönem için piskoposluk merkezi olarak kullanılmıştır. Bizans’ın daha sonraki ilerleyen dönemlerinde ise, bir yanda korsan saldırıları diğer bir yandan depremler ile gücünü kaybeden kent MS 7. yüzyılda tümü ile terk edilmiş olup; yarımada’daki nüfus ise binler sayısına inmiştir.
Knidos Antik kent tarihini aydınlatmak amacı ile yapılan ilk kazılar, İngiliz Charles Newton tarafından 1856-1858 yılları arasında gerçekleşmiştir.
Türk Egemenliği:
Datça Yarımadası, 13. Yüzyıl içinde Menteşe Beyliği‘ne bağlanmış olup; 15. yüzyılda ise Osmanlı İmparatorluğu sınırlarına dahil edilip Datça adını almıştır.
Son dönem Osmanlı padişahlarından Sultan Reşat döneminde ise Datça adı Reşadiye olarak değiştirilmiş, Cumhuriyet dönemi ile beraber tekrar Datça ismine dönüştürülmüştür. 1928 yılında ilçe olan bugünkü adı ile eski Datça’nın ilk merkezi Reşadiye Mahallesi olmuş, 1947 yılında ise ilçe bugünkü yerleşim yeri olan İskele Mahallesi’ne nakledilmiştir.
Hoşçakalın …
Antik Kent, Bizans İmparatorluğu döneminde eski önemini kaybedip silik bir yerleşim yeri haline gelmiş olsa’da, bu dönem içinde bir dönem için piskoposluk merkezi olarak kullanılmıştır. Bizans’ın daha sonraki ilerleyen dönemlerinde ise, bir yanda korsan saldırıları diğer bir yandan depremler ile gücünü kaybeden kent MS 7. yüzyılda tümü ile terk edilmiş olup; yarımada’daki nüfus ise binler sayısına inmiştir.
Knidos Antik kent tarihini aydınlatmak amacı ile yapılan ilk kazılar, İngiliz Charles Newton tarafından 1856-1858 yılları arasında gerçekleşmiştir.
Türk Egemenliği:
Datça Yarımadası, 13. Yüzyıl içinde Menteşe Beyliği‘ne bağlanmış olup; 15. yüzyılda ise Osmanlı İmparatorluğu sınırlarına dahil edilip Datça adını almıştır.
Son dönem Osmanlı padişahlarından Sultan Reşat döneminde ise Datça adı Reşadiye olarak değiştirilmiş, Cumhuriyet dönemi ile beraber tekrar Datça ismine dönüştürülmüştür. 1928 yılında ilçe olan bugünkü adı ile eski Datça’nın ilk merkezi Reşadiye Mahallesi olmuş, 1947 yılında ise ilçe bugünkü yerleşim yeri olan İskele Mahallesi’ne nakledilmiştir.
Hoşçakalın …