Aspendos Antik Tiyatrosu / Antalya TURKEY
Antalya dan çıkıp Alanya ya giderken 44. km’den kuzeye doğru dönüp yolun 2. km’sinde yer alan Aspendos (Aspendos Tiyatrosu), Anadolu’nun değil tüm Akdeniz coğrafyasının en iyi korunmuş Roma Dönemi tiyatrosudur. Şehir, bölgenin en büyüğü olan Köprüçay nehrinin (Antik Eurymedon) yakınlarındaki tepe düzlüğüne kurulmuştur. M.Ö. 5. yüzyılda basılmış sikkelerinde adı Estvediys olarak geçer. Anadolu kökeninden gelme bu ad, şehrin çok eski dönemlerde de yerleşim gördüğünün önemli kanıtıdır. Aspendos Tiyatrosu Roma Tiyatrolarının sahne ve ilaveleriyle günümüze kadar ulaşabilen sağlam ve en eski bir örneğidir. Tiyatronun Mimarı Aspendos‘lu Theodorus‘un oğlu olan Zenon‘dur.
Antonius Piu zamanında yapımına başlanmış olan tiyatro Marcus Aurelius döneminde (138-164) tamamlanmış olup, imparator ailesi ile kentin yerli tanrılarına sunulmuştur.

Aspendos Tiyatrosu
Aspendos Antik Tiyatrosu ‘nun acıklı birde öyküsü vardır, Aspendos kralının herkesin evlenmeye can attığı güzel bir kızı vardır. Kral bunun üzerine “kim ki kentimiz ve halkımız için en güzel ve yararlı şeyi yaparsa kızımı ona vereceğim der” ikiz olan iki kardeşten biri uzaklardan şehre su getiren su kemerini, diğeri ise yapının ortasından yere metal bir para atıldığında yapının her yerinden hatta üst sıralardan bile sesin duyulduğu dünyanın akustiği en iyi olan tiyatrosunu yapar. Kral kızını su kemerlerini yapana vermek ister, fakat bunu duyan tiyatronun mimarı Zenon Krala tiyatroda oyun oynamaya karar verir. Kral tiyatroda gezerken hafif bir fısıltı duyar “Yüce Kral kızını bana vermeli” Tiyatronun Akustiğine hayran olan kral, güzel kızını kılıçla ikiye ayırıp ikiz olan kardeşlere paylaştırır.
Aspendos Antik Tiyatrosu Selçuklu ve Bizans dönemlerinde’de varlığını sürdüren şehirlerdendir. Ünlü olan tiyatroda Selçuklu döneminin onarım ve tadilat izlerini özellikle eklentilerde ve dış cephe ortasındaki anıtsal kapı çevresinde koyu kırmızı zigzag desenli sıva kaplamada görebilirsiniz. Selçuklu sultanlarının konakladıkları, bunun içinde kervansaray olarak düzenlendiği düşünülen sahne bölümünün günümüze dek sağlam kalabilmesinin en önemli nedeni bu tahmin edilmektedir. Atatürk 1930 yılında tiyatroyu ziyaret etmiş, bu muhteşem yapının onarılıp yeniden kullanılabilmesi için’de direktifler vermiştir.
Hoşçakalın …